E-HALKIN HAKLARI VE E-DEVLETİN SORUMLULUKLARI

Prof.Dr.Zerrin Toprak Karaman

E-Devlet, kamu yönetimi teşkilatlanmasının yürüttüğü planlamadan kontrole yönetim sürecinde, kamu hizmetlerinin verimliliğini artırmada başvurulan dijital bir yöntemle doğrudan ilgili kavramdır. Dijital kamu hizmetleri, halk ve idareler arasındaki etkileşimi daha hızlı, daha az pahalı, verimli, izlenebilir ve rahat yapılabilir hale getirerek, kurumlar ve bireylerin/halk(herkes) karşılıklı yükünü azaltmaktadır. Ayrıca, dijital teknolojilerin kullanılması yoluyla, devletin modernleşmesi stratejilerini bütünleştirerek, topluma ekonomik ve sosyal fayda yaratması hedeflenmektedir. Felsefesi gereği, kurumlar arası işbirliğini de sağlamaktadır.

Toplumun çeşitli risklerden uzaklaşabilmesi için: kültürlerarası farklılıklardan istifade edebilme, tehditleri dayanışma ve işbirliği projeleriyle kazanca çevirme, ilgi gruplarından destek alabilme, bilgilendirilmiş toplumun, genç, yaşlı, kadın, erkek gibi çeşitli gruplarından gelen bilgi ve çabaları değerlendirme, etik ikna, geçmişin ve bugünün bilgi ve tecrübelerini, hedeflere ulaştırmada temel yönetsel araçların etkin kullanımı gerekmektedir. Türkiye açısından da, devletin ve vatandaş ile bir bütün olarak halkın, hak ve sorumlulukları yönüyle sürdürülen çalışmaların temel ilkelerinin netleştirilmesi ve protokoller oluşturularak merkezi erişime açılması, kamuoyunca bilinirliğinin sağlanması önem taşımaktadır. İnsan hakları ve demokratik kültürünü geliştirecek e- siber çalışmaları da kapsayan yaygın eğitim çalışmalarına, gerek beşeri gerekse kurumsal kapasite açısından eğitimin her basamağında önem vermek gerekmektedir.

E-hizmetler yoluyla, yönetimde doğrulanmış bilgi akışına dayalı verimliliği sağlamak amacıyla çeşitli adlar altında, devletten vatandaşa internet erişimleri sağlama uygulamalarını hızlandırıldığı kadar kolaylaştırıcı uygulamalar da önemlidir.

E-Devletin, vatandaşa, işletmelere ya da iş dünyasına, yabancılara ve toplamda kısaca halka getirebileceği önemli faydaları sağlamak amacıyla ne tip girişimler planlanacak ve yönetilecektir soruları çalışmaların temelini oluşturmaktadır. E-devlet çalışmalar sayesinde, Devletin yönetim tarihi gelişme sürecindeki demokratikleşme çabalarının sonucu olarak, vatandaş; kendisinden sadece bilgi alınan ancak bilgi verilmeyen bir konumdan çıkmakta ve bilgiyi vatandaşla paylaşan bir yönetim yapılanması geliştirilmektedir.

Kamu hizmetlerini sürekli olarak iyileştirmek için e-devleti kullanan “idarenin”, öncelikle vatandaşlar olmak üzere halk, kurum ve kuruluşlar ile olan ilişkilerinde, şeffaf olması ve işbirliği yapması istenmektedir. Vatandaşa yönelik beyanlarda, vatandaşın öncelendiği, önemsendiği vurgu önem taşımaktadır.

Siber altyapının sürekli gözden geçirilerek işlevselliğinin artırılması; özel amaçlı teşkilatlanma yanında, Cumhurbaşkanı tarafından dijital suçlar, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına hitaben siber saldırıları önleyici çalışmalarda bulunan e- güvenlik taahhüdü olarak “Siber Güvence Beyanının” oluşturulması; Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanının siber saldırılara yönelik çok yönlü sorumluluğunu ve eylem planlarını ortaya koyan bir ulusal bildirge yayınlanması yerinde olacaktır. Eylem planlarında hükümetin, şirketlerin ve bireylerin birlikteliği, sorumluluğunun belirlenmesi önemlidir. Türkiye’nin Ulusal Siber Güvenlik Stratejisi Eylem Planının incelenmesinden böyle bir beyana yer verilmediği, strateji belgesinin yöntemselliği öne çıkardığı ancak doğrulama göstergelerinin vurgularının yetersiz ve kapalı bir anlatıma sahip olduğu görülmektedir. Güncellemelerde daha halkı önceleyen, hayatın tüm yönlerinde e-ortamlarda koruma ve destek güvencesine net bir anlatıma vurgu yapılması tavsiye edilmektedir.

Categories: